Eğitim İş İzmir 6 Nolu Şube

İNSAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Sendika Haberleri

İNSAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ

10/12/2023

10 Aralık 1948 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, insan haklarının evrenselliği, dokunulmazlığı ve devredilemezliğini ilan eden temel bir belgedir. Bu bildirge, tüm insanların ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi görüş ve benzeri herhangi bir ayrım gözetmeksizin eşit haklara sahip olduğunu ve bu hakların güvence altına alınması gerektiğini kabul etmektedir.
İnsan hakları, tüm insanların doğuştan sahip olduğu ve hiçbir şekilde kısıtlanamaz veya elinden alınamaz haklardır. Bu haklar, insan onuruna ve değerine saygının temelini oluşturur. İnsan hakları, bireylerin özgür ve adil bir şekilde yaşamasını, kendilerini geliştirmesini ve topluma katkıda bulunmasını sağlar.
Günümüzde hala birçok ülkede ve ülkemizde insan hakları ihlalleri yaşanmaktadır. Bu ihlallerin temelinde, ayrımcılık, şiddet, eşitsizlik ve adaletsizlik gibi sorunlar bulunmaktadır.
İnsan haklarının korunması ve daha da ileriye götürülmesi konusunda öncelikli sorumluluk Devlet'indir. Ancak bugün sahip olduğumuz en değerli hakkın, ifade özgürlüğünün elimizden alınmaya çalışıldığı, siyasi iktidara muhalif tüm kesimlerin susturulmak istendiği bir dönem yaşanmaktadır. Demokrasi, insan hakları yara almış ve basın özgürlüğünden söz etmek giderek imkansız hale gelmiştir. Din ve vicdan özgürlüğü sorunu devam etmekte ve tam bir ayrımcılık örneği sergilenmektedir.
Devlet tarafından ücretsiz ve her yurttaşa eşit, adil biçimde verilmesi gereken eğitim ve sağlık gibi hizmetler, siyasi iktidarın özelleştirme politikalarıyla, rant pazarı haline getirilmiştir. Eğitim hakkından tüm çocukların eşit bir şekilde yararlanmasını sağlamadığı gibi, çocukların güvenlik, beslenme, barınma, nitelikli program ihtiyaçları karşılanamamaktadır. Eğitimde yoksul halkın payına sermayenin ucuz işçi ihtiyacına servis edilmek, hükümet tarafından desteklenen tarikatların okul ve yurtlarına itilmek düşmüştür.
Hukuka güven endeksinde gelişmiş ülkelerin en gerisine itilen ülkemizde, adaletin her bireye ve suça eşit şekilde yaklaşması ilkesi de artık göz ardı edilir olmuştur. İktidarın ve yandaşlarının hoşuna gitmeyen gerçekleri dile getirdiği için çok sayıda gazeteci, aydının cezalandırılmış, hapsedilmiştir.
Kadın-erkek eşitliği konusunda da ülkemiz çağın gerisine itilmiştir. Kadınlara seçme ve seçilme hakkının neredeyse tüm Avrupa ülkelerinden daha önce verildiği ülkemizde, kadına şiddet vakaları giderek artmakta ve sistematik hale gelmektedir. Kadınları korumak bir yana, onları kendi iktidarı için tehdit olarak gören siyasi iktidar, kadınların her türlü şiddet ve ayrımcılıktan korunması, kadınlarla erkekler arasında eşitliğin yaygınlaştırılmasını hedefleyen İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmiştir.
Ülkemizde insan haklarına saygı öncelikle Anayasa'dan kaynaklanan bir yükümlülüktür. Anayasamıza göre, Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir ve bu özellikler, Türkiye Cumhuriyeti'nin değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez niteliklerindendir.
Bu nedenle siyasi iktidarı, temel hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı uygulamalardan vazgeçmeye;  demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, saydamlık, kadın-erkek eşitliği gibi ortak değerlerin güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılmasına; her türlü etnik-dini ayrımcılık ve aşırılıkla mücadele edilmesine yönelik girişimlerde bulunmaya çağırıyoruz.

Eğitim-İş olarak, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da insan hak ve özgürlükleri için mücadele etmeye devam edeceğimizi belirtiyoruz.

MERKEZ YÖNETİM KURULU

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER

EĞİTİM İŞ İZMİR 6 NOLU ŞUBE 1. OLAĞAN GENEL KURUL İLANI

Sendikamız Eğitim İş İzmir 6 No’lu şubesi 1. Olağan Genel kurulu 11/05/ 2024 Cumartesi günü saat 10:00’da AtatürkMahallesi Mercan Sokak 7/9 adresinde bulunan şubemizdeyapılacaktır. Birinci gün çoğunluk sağlanamaması durumundaolağan Genel Kurulumuz 12/05/ 2024 Pazar günü saat 10:00’da aynı adreste yapılacaktır.

 

 

Eğitim İş İzmir 6 No’lu Şube

Yönetim Kurulu

 

GÜNDEM

 

1)    Yoklama ve açılış

2)    Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı

3)    Divanın oluşturulması, 

4)    Divanın gündemi okuması ve oylanması

5)    Açılış konuşması,

6)    Gerekli komisyonların oluşturulması, 

7)    Yönetim kurulu raporunun okunması, görüşülmesi,

8)    Çalışma programı ve bütçenin görüşülerek kararabağlanması, 

9)    Yeni seçilecek organlara adayların belirlenmesi, 

10)    Adayların konuşmaları

11)    Seçimler

12)    Dilek ve temenniler, 

13)    Kapanış.

 

DEVAMI

"KARANLIKTA EĞİTİME HAYIR" BASIN AÇIKLAMAMIZ

21 Aralık 2023 tarihinde "Karanlıkta Eğitime Hayır!" eylemimizle ilgili basın açıklamamızı Torbalı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde gerçekleştirdik.

BASIN AÇIKLAMAMIZ

EĞİTİMİN İÇİNE ATILDIĞI MADDİ VE MANEVİ KARANLIKTAN

KURTARMAK İÇİN ALANLARA ÇIKIYORUZ!

 

Eğitim gün ışığında olmalı, günün aydınlanması ile başlamalı kararması ile bitmeli. Eğitimi ve çalışma saatlerini gün ışığına göre planlamayan AKP, 2016’dan beri hayatımıza soktuğu kalıcı yaz saati uygulamasıyla da, özellikle kış mevsiminde, tüm ülkeyi karanlığa mahkum etmiştir.

Ülkenin bulunduğu coğrafi konuma göre yapılması gereken saat düzenlemesinin siyasi iktidarın bilimsel dayanaklardan uzak bir şekilde inatla yerine getirmemesi sonucunda

• Gün ışığına göre planlanmayan ders saatleri, karşılanmayan okul ve derslik ihtiyacı inatla sürdürülen kalıcı yaz saati uygulaması eğitimi ve çocuklarımızı olumsuz etkilemektedir. Bu plansızlık ve inat sebebiyle çocuklarımız, daha günün ağarmadığı saatlerde yollara düşmek zorunda kalmaktadır. Uykuya ve gün ışığına gelişimsel olarak en ihtiyaç duyduğu yıllarda çocuklarımızın bu kör, ışıksız saatlerde okula gitmek zorunda bırakılması velileri de zora düşürmektedir. Özellikle kış mevsiminde, günün ilk ders saatlerinde çocuklar henüz uyku mahmurluğunu üzerlerinden atamadığı için verim alınamamaktadır.

Ayrıca vurgulamak gerekir ki eğitimin içine atıldığı zifiri karanlık, sadece saat ayarlamasıyla da dağılmayacak haldedir. Yıllardır dikkat çektiğimiz okul/derslik sayısındaki yetersizlik nedeniyle büyükşehirlerde bile birçok okulda ikili eğitim devam etmekte, bir okul binasında birkaç okulu dolduracak kadar çok sayıda öğrenci, adeta vardiyalı biçimde eğitim görmektedir. AKP’nin 5 yıl önce bitirme sözü verdiği ikili eğitim garabeti nedeniyle bir grup öğrenci okula daha gün ağarmadan giderken, okula geç gelen grup ise ancak akşam karanlığında evine dönebilmektedir. Ailelerin sosyal ve kültürel yaşamlarını da baltalayan ikili eğitim sistemi devam ettikçe, öğrencilerin hem soyut hem de somut anlamda karanlıkta kalması kaçınılmazdır.

• Gün ışığına göre planlanmayan çalışma saatleri ve kalıcı yaz saati uygulaması ekonomiyi de vurmaktadır. Yanlış ekonomi yönetimi nedeniyle krizin eşiğine getirilen Türkiye ekonomisi bilimsel olmayan bu uygulama nedeniyle darbe yemektedir. Günün karanlığa mahkûm edilen ilk saatlerinde hem ısınma hem aydınlanma için enerji tüketilmekte, enerjide dışa bağlı hale getirilen ülkemiz için bu tüketim, milli sermayenin de erimesini beraberinde getirmektedir. Ayrıca yurttaşların ezici bir çoğunluğu barınma ve fatura giderleri altında ezilirken, bu saat uygulaması yüzünden mecburi kılınan fazladan enerji tüketimi, hanelerin yükünü daha da artırmaktadır. Karanlık yüzünden mecbur bırakılan bu tüketim aracılığıyla halk daha da yoksullaşırken yandaş enerji firmaları zenginleşmekte, ekonomik adaletsizlik derinleştirilmektedir.

• Gün ışığına göre planlanmayan ders ve çalışma saatleri güvenlik açığı yaratmaktadır. Çalışanların, öğrencilerin, velilerin sabahın veya akşamın kör karanlığında yollarda olmak durumunda kalması, güvenlik açısından da kaygı verici olaylara meydan vermektedir. Günün zifiri karanlıkta başlatılması, trafik kazalarının artmasına da zemin hazırlamaktadır.

Eğitim-İş olarak hükümete bir kez daha sesleniyoruz: Hiçbir bilimsel temeli olmayan, milli eğitimi ve milli ekonomiyi baltalayan, ülkede koca bir güvenlik açığı oluşturan kalıcı yaz saati uygulamasından derhal vazgeçin! Ders saatleri gün ışığına göre ayarlanmalı, okul ve derslik ihtiyaçları karşılanmalı, çocuklarımız sabahın ilk saatlerinde karanlık sınıflarda ders dinlemeye, akşamın karanlık saatlerinde evine dönmeye mahkum edilmemelidir. Çocuk güne, gün ışığında başlamalı, eğitim gün ışığında olmalı!

Yanlış ekonomi politikalarıyla, gerici hamlelerle, adaletsizliklerle manevi olarak koyu bir karanlığın içine itilen ülkeyi, bir de somut bir karanlığa mahkûm etmeyin!

Üstelik eğitimin içine atıldığı soyut karanlık daha da büyüktür. Tarikatlar, MEB desteğiyle ve protokoller aracılığıyla eğitimde cirit atmaktadır. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in pişkince tarikatlarla protokolleri sürdüreceklerini açıklaması, eğitimdeki gerici kuşatmanın dozunun daha da artırılacağının emaresi olmuştur.

Bu durumda Başöğretmen’in eğitim neferleri olarak bizlere düşen de eğitimi içine gömüldüğü bu manevi karanlıktan da kurtarmaktır. Kurtaracağız!

Eğitim-İş olarak;

“Okullarımızda tarikat ve cemaatleri istemiyoruz!!!” sloganıyla eylemlilik sürecimizi başlatıyoruz.

Tüm yurttaşlara eğitime ve çocuklarımıza sahip çıkma çağrısı yapıyoruz!

Tüm siyasi partileri, sendikaları, meslek odalarını, dernekleri ve velilerimizi, bugünümüze ve yarınımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz!

Gelin hep birlikte Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e, devrimlerine, emanetlerine ve Cumhuriyetimize ilelebet sahip çıkacağımızı bir kez daha ilan edelim!

Eğitim-İş olarak;

▪Tüm illerde, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün

“Efendiler ve ey millet! İyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyettir. Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir.” sözlerini içeren pankartları sendika binalarımıza asacağız.  

▪ Çocuklarımıza sahip çıkıyoruz” sloganı ile tüm velilerimizi eylemliliğimize davet edeceğiz, okullara dilekçe vermeleri çağrısını yapacağız.

Eğitim-İş olarak hem örgütsel hem de hukuki olarak yanlarında olduğumuzu bir kez daha ilan edeceğiz.

▪ Bugün “Karanlıkta eğitime hayır” eylemliliğimizde “okullarda tarikat ve cemaatleri istemiyoruz, okullar öğretmenlerin iş yerleridir” diyor ve eylemliliğimizi ilan ediyoruz!

▪ Önümüzdeki hafta kokartlarla okullarda olacağız, derslere kokartlarımızla gireceğiz, tüm velilerimize de çağrı yaparak alanlarda olacağız!

▪ Tüm il örgütlerimiz aracılığıyla her ilin vekillerine Anayasayı ve yeminlerini hatırlatıcı fax veya mail eylemliliği başlatacağız!

Ve süreci dinamik bir şekilde değerlendirmeye devam edeceğiz.

Eğitime ve çocuklarımıza sahip çıkacağız!!

Tüm demokratik kitle örgütleriyle ve yurttaşlarımızla birlikte mücadeleyi büyütmeye varız, biz hazırız!

İlelebet Cumhuriyet, ilelebet Cumhuriyet, ilelebet Cumhuriyet!!!

DEVAMI

Etkinlik Takvimi

Foto Galeri

Videolar

  • 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ FİLMİ
  • Eğitim İş 10. Yıl Filmi
  • KURULUŞUMUZUN 9. YILINI KUTLUYORUZ
  • Eğitim-İş Sinevizyon Şubat – 2013